Vajinismus, kadınlarda görülen bir cinsel işlev bozukluğudur. Cinsel ilişki sırasında vajinayı çevreleyen kasların istemsiz kasılması sonucu cinsel birliktelik engellenir. Bu kasılmaları kadın kendi isteği ile yapmaz dolayısıyla kendi isteğiyle de kasılmaları geçiremez. Kasılma durumu sadece vajen çevresinde olmayabilir aynı zamanda vücudun belli bölgelerinde veya tüm vücutta etkisini gösterebilir. Kasılma anında kadınlar; bacaklarını sıkabilir, eşini kendinden uzaklaştırabilir, kusabilir, çarpıntı, terleme, titreme, ağlama, fenalık hissi gibi belirtiler gösterebilir.

Bazı kadınlarda ön sevişme sırasında herhangi bir sorun görülmez fakat birleşme anı geldiğinde istemsiz kasılmalar görülmektedir. Bazı kadınlar için ise, ön sevişme girişimi olduğu an kasılma başlayabilir. Ayrıca kadınlar vajen kaslarının kasılması durumunu sadece cinsel birliktelikte değil aynı zamanda jinekolojik muayene sırasında, tampon kullanımında veya herhangi bir cisim girişiminde de yaşamaktadırlar.

Vajinismus sorunu yaşayan çoğu kadınlar, kendi cinsel organlarının anormal olduğunu, vajinanın ya da kızlık zarının bir duvar oluşturduğunu, erkek cinsel organının çok büyük olduğunu ve çok acıtacağını düşünürler.

Nedenleri

Vajinismusun nedenleri arasında kadınların cinselliği talep eden konumda olmalarına olanak tanımayan toplum yargıları veya iyi kız olma eğilimi göstermelerini dayatan toplumsal bakış açısı etkili olmaktadır. Cinsellikle ilgili yanlış inanışlar ve tabular vajinismus gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Bu yanlış inanış kalıplarını kadınlar, erken çocukluk döneminde edinirler. İlk gece birleşme anında, aşırı kan geleceği hikayesini dinleme, ilk gecenin çok zor olduğu, kadın olmanın çileli bir durum olduğu anlatımları ile büyüyoruz. Bunların yanı sıra geleneksel bir kültüre sahip olduğumuzdan dolayı flörtöz ilişkilerin yasaklanması ve evlilikle birlikte direk cinsel birliktelik anına geçilmesi durumu vajisnimusa neden olmaktadır. Ayrıca geçmişte cinsel taciz öyküsü, gebe kalma korkusu gibi nedenler de vajinismusa neden olabilir.

Tedavi

Ülkemizde kadınlarda en sık rastlanan cinsel işlev bozukluğudur. Türkiye’de bu kadar çok görülmesinin nedeni cinselliğin baskılanması durumundandır. Vajinismusun nedeni yüksek oranda(%99) psikolojiktir ancak cinsel terapilere başlamadan önce jinekolojik muayene istenir. Burada kadının kendisinin fizyolojik olarak bir sıkıntı olmadığına inanması ve kadını anatomik olarak bir sorunun olmadığını öğrenmesi psikolojik rahatlık sağlar.
Tedavi sürecinde ilk önce çifte vajinismus hakkında bilgi verilir. Çiftin ilk gece ya da kızlık zarı ile ilgili yanlış düşünce kalıpları varsa bunlar tespit edilerek, yerine doğru cinsel bilgiler yerleştirilmesi sağlanır.
Tedavide en önemli kural çiftin belirli bir noktaya gelene kadar cinsel birlikteliğin yasaklanmasıdır. Bu neden önemlidir? Çünkü tedavi sırasında kasılma durumu engellenmeden cinsel birliktelik yaşanması durumunda, yüksek oranda çiftler yine kasılma ile karşılaşacak bu ise tedaviye olan motivasyonu düşürecektir. Buna yönelik burada gerçekleşen cinsel birleşme, cinsel ilişkiye dair kaygıların ortadan kalkmasına değil daha da körüklenmesine hizmet edecek olduğundan dolayı bu yasak uygulanır.
Daha sonrasında danışanın bedenini tanımaya dair egzersizlere ve ilerleyen aşamalarda çiftin beraber uygulaması gereken ödevlere geçilir.
Cinsel terapistler tarafından uygulanan tedavi yaklaşımları vajinismusta %100 başarı göstermektedir. Bunun aksine, kızlık zarı alımı, bayıltma, elleri kolları bağlama, alkol kullanımı, ilaç kullanımı gibi yöntemler vajinismusun ortadan kalmasını sağlamaz. Bu yöntemler vajisinismusun daha travmatik bir hal almasına neden olmaktadır.

Günlük hayatla baş edebilme becerilerini geliştirmek, değişim süreçlerinde kendi koyduğunuz hedeflere ulaşabilmek ve kendi bilişsel kaynaklarınızdan daha iyi yararlanabilmek istiyorsanız… terapi desteği almayı düşünmelisiniz.

Uzman Klinik Psikolog Bahar YASİN